1 Mayıs Basın Açıklaması

 BASINA VE KAMUOYUNA

25.04.2022

Ekonomik kriz, işsizlik, zamlar, pandemi derken ülkemizde insanca yaşamak bir yana hayatta kalmak bile her gün zorlaşıyor.

Bu düzen toplumun işini, aşını geçimini ve sağlığını korumuyor, aksine tehdit ediyor.

 Bu düzenin çarkları, dünyanın tüm değerlerini ve güzelliklerini üreten bizleri ezdikçe eziyor.

Bu düzenin çarkları, zengini daha zengin etmek, bankaların kasalarını doldurmak, şirketleri ihalelerle beslemek üzere kurulmuş.

Bu düzenin çarkları sermayeye sömürecek ucuz emek, yağmalanacak doğa, talan edilecek kentler yaratmak üzere dönüyor.

Halk işsizlikle, açlıkla, yoksullukla, borçlarla, salgınla mücadele ederken AKP iktidarı ülkenin tüm kaynaklarını, bir avuç patrona ve ayrıcalıklı zümreye aktarıyor.

Halk işe, ekmeğe, insanca bir yaşama olduğu kadar demokrasiye, adalete ve hukuka da aç.

 Bu düzen yurttaşların hakkını, hukukunu çiğniyor, adaletsizliği büyütüyor. Hakkını arayan ve gerçekleri söyleyen herkes bu düzenin hukuk dışı zorbalıklarıyla karşı karşıya kalıyor.

Bu düzenin devamı için demokrasinin son kırıntıları ortadan kaldırılıyor. Seçme ve seçilme hakkımıza dahi el uzatılıyor.

Bu düzen mağdur ettiği milyonları bölüp parçalayarak ayakta kalıyor. Bu düzenin kışkırttığı cinsiyetçilik, ırkçılık ve göçmen düşmanlığı, mezhepçilik ve savaş politikaları ülkemizin ve halkın geleceğini tehdit ediyor.

Bu düzen böyle gitmez. Halkı yoksulluğa, açlığa, işsizliğe, borçluluğa ve güvencesizliğe mahkûm eden bu düzen Türkiye’nin sırtında bir yüktür.

20 yıldır ülkeyi yönetenler ve tüm yetkileri tek kişide toplayanlar sorumluluktan kaçamaz. Ülkenin kanayan sorunlarını kendi dışındaki herkese ve her şeye bağlayan bir yönetim anlayışına artık yeter diyoruz.

Biz işçiler, emekçiler, kadınlar, gençler, tüm sömürülenler, yoksullaşanlar ve ezilenler olarak bu düzeni değiştirme, 84 milyonun insanca yaşayacağı bir ülkeyi inşa etme gücümüz var.

Biz

  • Ekonomik krizlerin, salgınların faturasının emekçilere yıkılmadığı, kimsenin cinsiyetinden, kimliğinden, inancından dolayı ikinci sınıf yurttaş muamelesi görmediği bir ülke istiyoruz.
  • Sendikal hak ve özgürlüklerin, hak arama yollarının önünün açıldığı, grevlerin yasaklanmadığı, haksız ve hukuksuz bir şekilde ihraç edilen KHK’lıların işine geri döndüğü bir demokratik bir çalışma yaşamı istiyoruz.
  • Dünyanın neresinde olursa olsun emperyalistlerin çıkarları adına sürdürülen savaşlara, çatışmalara hayır diyoruz.
  •  Halkların kardeşliğini, emeğin birliğini sağlayacak adımların atıldığı, eşit yurttaşlığın, barış ve kardeşliğin hakim olduğu bir memleket ve dünya istiyoruz.
  • Kadınlara yönelik şiddet, taciz ve tecavüzün son bulmasını, toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin ortadan kaldırılmasını, İstanbul Sözleşmesinin feshinin iptal edilip 190 sayılı ILO sözleşmesinin imzalanmasını istiyoruz.
  • Maaşlarımızın-ücretlerimizin insanca yaşamaya yetecek bir seviye yükseltilmesini, herkese güvenceli istihdam sağlanmasını, tüm güvencesiz çalıştırma biçimlerine son verilmesini istiyoruz.
  • Tüm tüketim maddelerine yapılan zamların geri alınmasını istiyoruz.
  • Tüm yükü emekçilerin sırtına yıkan vergi adaletsizliğine son verilmesini istiyoruz.
  • Kamu Özel İş birliği Projelerinin, Döviz Garantili İhalelerin sonlandırılmasını istiyoruz.

Kısacası biz büyük halk ozanı Nazım Hikmetin dizelerindeki bir memleket, “Gündüzlerinde sömürülmeyen, gecelerinde aç yatılmayan” bir memleket istiyoruz.

Emekten, barıştan, demokrasiden, eşitlikten, özgürlükten yana olan herkesi 1 Mayıs Pazar günü saat 12.30 da kırkayak parkındaki etkinliğimize çağırıyoruz.

BIRLIKTE DEĞİŞTİRECEĞİZ!

BİRLİKTE 1 MAYIS’A!

KESK  DİSK  TMOOB   TTB  TÜMTİS