20.05.2015 BASINA VE KAMUOYUNA

ANNE VE BEBEK ÖLÜMLERİ ARTARKEN, AİLE HEKİMLERİNİ, HEMŞİRELERİ İŞTEN ATMAKLA TEHDİT EDEN SAĞLIK BAKANI’NA:

“EŞİT, NİTELİKLİ, ULAŞILABİLİR, ÜCRETSİZ SAĞLIK VE ÖZLÜK HAKLARIMIZ İÇİN GÖREV’DEYİZ!”

Bugün ve 21-22 Mayıs günleri Aile Sağlığı Merkezleri’nde(ASM) ve Toplum Sağlığı Merkezleri’nde(TSM) hizmet üretemeyeceğiz.

Birinci basamak sağlık hizmeti sunan yaklaşık 70 bin sağlık çalışanı tüm yurtta, en uzun iş bırakma eylemi yapmak zorunda bırakılıyor.

Sağlık Bakanlığı, 5 aydır ASM çalışanlarına hafta içi 40 saat çalışmaya ek olarak, Cumartesi günleri ‘nöbet’ adı altında fazla çalışmayı dayatıyor.

Hafta içi, kendisine kayıtlı bebeğe, hamile kadına aşısını, izlemini yapan; hastasını muayene eden, tedavisini yapan, köy köy gezen, evlerde hastasını ziyaret eden, entegre sağlık hizmeti verilen yerlerde gece gündüz demeden gelen her hastaya bakan, tatillerde ölü muayenesini yapan, ev ev, okul okul aşı kampanyası yürüten birinci basamak sağlık çalışanına, ek olarak Cumartesi günleri de gel çalış deniyor.

ASM sağlık çalışanları bu haksız hukuksuz Cumartesi fazla çalıştırma dayatmalarına karşı 5 aydır direniyor ve çoğunlukla ASM’lerini açmıyor.

Sağlık Bakanlığı, ASM çalışanlarının 5 aydır sürdürdükleri kararlı ve başarılı direnişini kırmak için, 16 Nisan 2015 tarihinde yeni bir yönetmelik yayımlayarak, Cumartesi direnişini sürdürenleri işten atmakla tehdit eden ağır ceza puanları getirdi.

Sağlık örgütlerinin, Sağlık Bakanlığı ile bu konuda yaptığı görüşmeler sonuçsuz kalmış, en son TTB’nin Sağlık Bakanı ile bir kez daha görüşme talebi karşılık bulmamış; aksine Sağlık Bakanı Müezzinoğlu, basına verdiği demeçte TTB’ye halkın sağlık hizmeti almasını önemsemediği şeklinde suçlamalarda bulunmuştur.

Sağlık örgütleri, sağlık çalışanlarının haklarını savunurken, halkın sağlık hakkını savunmaktan hiçbir zaman geri durmamıştır.

Sağlık Bakanlığı’na soruyoruz:

Halktan, ödedikleri sağlık primlerine ek olarak, katkı, katılım, muayene, ilave, ilaç farkı vb. adları altında 12 çeşit ücreti kim alıyor?

Özel hastanelere giden halkı, soyup soğana çeviren farkları %200’lere kim çıkardı?

Nüfusun %10’u sigorta kapsamı dışındayken, primlerini ödeyemeyen binlerce yurttaş sağlık hizmeti için cebinden para ödüyorken,

Koruyucu sağlık hizmetlerinde; bebek ölümlerinden, anne ölümlerine artış yaşanırken; tam aşılı çocuk sayısı düşerken, kızamık salgınları görülürken,

Muayene süreleri 2-3 dakikaya inmişken, tüm bu haksızlıkları halka kim reva görüyor?

Bu mu halkı düşünmek!

Aile Sağlığı Merkezleri’ni, zincir hastanelerin patronlarına satmadan önce, sağlık çalışanlarını, az paraya, çok çalıştırıp pazarlamaya yönelik girişimlerinizi güçlendirmeye çalıştığınızı duymayan kalmadı.

ASM’lerin zincir hastanelerine satışı sonrasında, birinci basamakta verilen tüm

hizmetlerin paralı olacağını biliyoruz.

Bizler koruyucu sağlık hizmetlerin önemsendiği, halka yeterli muayene sürelerin ayrıldığı, her kesimin, eşit, ücretsiz, iyi sağlık hizmeti alabildiği, çalışanların haklarının gasp edilmediği, sağlık hizmetlerinin toplumun gereksinimlerine göre sunulduğu bir sağlık ortamı istiyoruz.

Kimin halkı düşündüğü gün gibi ortada!

Birinci basamak sağlık çalışanları, bugün ve sonraki iki gün, Cumartesi fazla çalışma ve işten atma tehditlerine karşı, kendi haklarını korumak için 3 gün hizmet üretemeyecek.

Taleplerimiz karşılık bulana dek eylemlerimizi kararlılıkla sürdüreceğimizin bilinmesini isteriz.

Saygılarımızla.

Gaziantep – Kilis Tabip Odası

Sağlık Ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası

Genel Sağlık İş

Gaziantep Aile Sağlığı Elemanları Derneği